Temiz Toplum Derneği Genel Başkanı Bilal Ay, paravan olarak kullanılan İstanbul Sözleşmesi iptal edilmeli ancak bu yetmez. Çünkü sorun sadece kadına karşı şiddet değil, genel olarak şiddet!
Son günlerde sıkça tartışılan İstanbul Sözleşmesi hakkında Temiz Toplum Derneği’nden açıklama geldi. İstanbul Sözleşmesi’nin kadınları korumadığını belirten Temiz Toplum Derneği Genel Başkanı Bilal Ay, “İstanbul Sözleşmesi hep bu açıdan savunuluyor ama istatistikler açık ki bu sözleşme kadınları korumuyor. Kadın cinayetleri, sözleşme imzalandıktan sonra her yıl artış göstermiş. 2011’de 121 olan cinayet, 2019’da 474’e yükselmiş. Şimdi, bu istatistik ortada iken, bu sözleşmeyi kadına şiddeti önlesin diye savunmak ne kadar makul olabilir” şeklinde konuştu.
KADINA KARŞI ŞİDDET, LGBT’YE PERDE YAPILIYOR
İstanbul Sözleşmesi’nin sadece hedef saptırdığını düşündüklerini ifade eden Ay, “Özgecan Aslan’ı, Emine Bulut’u, Pınar Gültekin’i yaşatamayan sözleşme, sözleşme değildir. Özgecan Aslan’ı, emine Bulut’u, Pınar Gültekin’i toplumun cinsiyetsizleştirilmesi için, LGBT için kullanan sözleşme sözleşme, değildir. Hem kadın cinayetlerini arttırıp, hem de kadına karşı şiddet postuna bürünen sözleşme, sözleşme değildir. Kadınlarımızın sırtından savunulan, empoze edilen, dayatılan şey başka. Gerçek gündem, konuşulandan başka. Ben buradan kadınların haklarını koruduğunu iddia eden dernek ve gruplara da sormak istiyorum. Bugüne kadar kaç kadının hayatını kurtardınız?” diye konuştu.
HER ŞEYİ YASALARDAN BEKLEMEMEK GEREKİYOR
İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılması gerektiğini ancak bunun sorunları çözmeyeceğini dile getiren Bilal Ay, “Bu sözleşme kökten revize edilmeli. Yetmez 6284 sayılı yasa da aynı şekilde ciddi şekilde elden geçmeli. O da yetmez bu bağlamda yapılan düzenlemeler de elden geçirilmeli. Ancak bu da meseleyi tam olarak çözmez. Bu sadece atılması gereken adımların bir kısmı. Aileyi koruyacak adımların atılması gerekiyor. Her şeyi de yasalar veyahut sözleşmelerden beklememek gerekiyor” dedi.
SORUN KADINA KARŞI ŞİDDET DEĞİL ŞİDDET
Toplum olarak bir şiddet problemi yaşandığının altını çizen Başkan Ay, “Şiddeti kadına şiddet diye ayırıp, bir cinsi suçlu ilan etmemek gerekiyor. Şiddet toplumun genel problemi. İnsanlara da uygulanıyor, hayvanlara da uygulanıyor. Hatta çevreye dahi uygulanıyor diyebiliriz. Bu çerçeveden bakıldığında meseleyi salt şiddet temelinde ele almalı ve ona göre hareket etmeliyiz. Sorunun temellerine inmeliyiz. Sonuçlar üzerinden yaptıklarımız maalesef kuru gürültüden öteye gidemeyecek” şeklinde konuştu.
ÇOCUKLARIMIZI YOUTUBERLER BÜYÜTÜYOR
Sorunun kendi değerlerimizden uzaklaşmak olduğunu belirten Temiz Toplum Derneği Genel Başkanı Ay, “İstanbul Sözleşmesi’nde örf, adet, namus gibi değerlerimiz sorunun kaynağı olarak gösteriliyor. Şiddeti bunların doğurduğu gibi bir algı oluşturuluyor. Oysaki böyle olsa, şiddet olaylarının giderek artması değil azalması gerekirdi. Çünkü değerlerimiz her geçen dün dejenere oluyor, örseleniyor. Toplum olarak inancımızdan uzaklaşıyoruz. Şefkat ve merhamet gibi değerlerimizi yitiriyoruz. Çocukları anneler-babalar değil youtuberler yetiştiriyor. Anne kucağında şefkati ve merhameti öğrenecek bireyler, internetin acımasız ortamına terk ediliyor. Meseleye tam da buradan başlamamız, inancımıza sarılmamız gerekiyor” diye konuştu.
BİRLİKTE YENİ BİR METİN OLUŞTURALIM
İstanbul sözleşmesi üzerindeki tartışmaları sonlandırmak ve çözüm bulmak adına tarafların bir araya gelmesi gerektiğini de ifade eden Bilal Ay, “Netice itibariyle biz Temiz Toplum Derneği olarak bu cinayetlerden fevkalade rahatsızız. Biliyoruz ki; İstanbul Sözleşmesi’ni savunanlar da öyle. Ancak, daha evvel de ifade ettiğim üzere, bu sözleşme sorunu çözmüyor. Ben buradan çağrı yapıyorum. Gelin, oturup konuşalım. Endişeleri ve zaafiyeti ortadan kaldıracak yeni bir metin oluşturulalım. Bunu da yetkililerin önüne koyalım. Tüm dünyaya da örnek olalım” diyerek sözlerini sonlandırdı.