Okulların açıldığı, sınavların kapıda olduğu bu zaman diliminde anne babaları da bir telaş alıyor. Ebeveynler olarak çocuklar İçin en iyisini istemek, akademik başarılarının yüksek olmasını hedeflemek, gelecekleri için endişelenmek tabi olarak görülmekle birlikte çocuklara verilen mesajlar konusunda dikkatli olmakta fayda var.

Okuldan geldiklerinde çocuklarına hal hatır sormadan, gününün nasıl geçtiği hakkında sohbet etmeden, duyguları hakkında ya da zorlandığı bir konu olup olmadığını konuşmadan sınavlarının nasıl geçtiğine, kaç puan aldığına, arkadaşları arasındaki sıralamasına odaklanan ebeveynler istemeden de olsa çocuklarına şartlı sevilme hissiyatı yaşatabilirler.

Çocuklarla iletişim kurarken önce dinleme becerisi edinebilmek, onların duygularını anlamak, sarf ettiğimiz cümlelerin üzerlerinde oluşturabileceği etkiyi göz ardı etmemek gerekiyor. Çocuk, bir aileye doğduğunda kendine dair, anne babaya dair, hayata dair bilgisi çevresinde olan bitenle, kendisine nasıl davranıldığıyla şekillenmeye başlar.

İhtiyaçları zamanında, istikrarlı, tutarlı bir şekilde karşılanan, şefkatle kapsanan, varlığıyla memnuniyet duygusu oluşturduğuna inanan çocuk olumlu yapılar oluşturacaktır. Sevildiğinden emin olan, güven duygusunu kazanmış, huzurlu bir aile ortamında büyüyen, aynı zamanda sağlıklı sınırlar konulan, sorumluluk duygusu kazandırılan çocuklar büyüdüklerinde hem akademik hem meslek yaşamlarında sağlıklı bireyler olarak işlevselliklerini koruyacaklardır.

Bu noktada ebeveynlere verilebilecek bir kaç küçük tavsiye. Okuldan geldiklerinde çocuklarıyla baş başa günleri hakkında, duyguları hakkında sohbet edebilecekleri zamanlar oluşturmak. Sadece not ve başarı odaklı olmadan çocuğu dinleyebilmek, yaşadığı sıkıntılar üzerine bazen çözüm bulmaya çalışmadan, yargılamadan, suçlamadan sadece dinlemek, duygusunu anlamaya çalışmak, onu önemsediğimizi, sevdiğimizi hissettirmek büyük bir fayda sağlayacaktır.

Sadece ders çalışıp yüksek notlar almasını beklemek yerine aile ile hayata katılmasını da sağlamak, ev işlerinde küçük ama sürekli olacak sorumluluklar kazandırmak, birlikte misafir ağırlamak, günlük olaylar hakkında yaşına göre görüşlerini almak da yine çocuğun bütüncül bir bakışla iyilik halini destekleyecektir.