YİĞİT ÖLDÜ BARİ HAKKINI VERİN
1.Dünya savaşının etkileriyle dünya siyasetinin tüm dengeleri değişmiş, Almanya, Avusturya Macaristan ve Rus çarlığının toprak kaybetmeleriyle Orta ve Doğu Avrupa da haritaların değişmesine Polonya, Macaristan, Çekoslovakya ve Yugoslavya gibi yeni yeni ülkelerin kurulmasına ve güç merkezlerinin el değiştirmesine kadar birçok olay vip escort yaşanmıştır. Dönemin hasta adamı olan Osmanlı imparatorluğu da kaybetmekte olan Almanya’nın yanında, Almanların çeşitli oyunlarıyla savaşa girmiş ve Çanakkale başta olmak üzere kurtuluş savaşına varana kadar bu yoksul halk birçok savaşlar vererek büyük bedeller ödemiştir. Öncesinde ciddi toprak kaybeden Osmanlı devleti bugünkü Anadolu topraklarına sıkıştırılmış bu bile Türklere çok görülerek yedi düvel diye bilinen batılı ülkelerce pay edilerek parçalanıp yok edilmek istenmiştir.
Günümüzde olduğu gibi o dönemde de çeşitli ideolojik ve kalıplaşmış dar aynı zamanda sığ bir düşünceyle bu şartların ileride 2.dünya savaşını tetikleyecek tüm koşullarının temellerinin de 1. Dünya savaşında atıldığını ne yazık ki vatansever birkaç ileri görüşlü insanın dışında görememişlerdir.
Bu birkaç insanın başında ise sonrasında soyadı kanunuyla ATATÜRK soyadını alacak olan Gazi Mustafa Kemal ve ona önce inanan yakın arkadaşları gelmiş. Önce diyorum çünkü sonrasında tüm bir ulus ona ve arkadaşlarına inanarak işkal altındaki yurdun düşman işgalinden kurtulmasına yeni bir ülkenin kurulmasına ve dünya sahnesinde tekrardan varlığını sürdürebilmesine sebep olmuştur.
Günümüzde Atatürk’ün yaptıklarını ve yapmak istediklerini kendi halkımız içindeki bir çok çevrenin bilinçli yada bilinçsizce görmek istemediğini üzülerek görmekteyiz. Bağımsızlık benim karakterimdir diyerek bir ulusa bağımsız olabilmenin ne denli önemli olduğunu savaş ortamında ve sonrasında öğretmiş, TBMM’yi oluşturarak Savaşları şeffaf bir şekilde oradan yönetmiş parçalanan bir ülkeden yeni ve modern yeni bir ülke kurmuş. Kurulan ülkenin tüm kurumlarını milli ve yerli yapmış, çok sayıda fabrika kurarak üretimi ve kalkınmayı desteklemiş, demir yollarını arttırarak ulaşımın önemini ortaya koymuş, istikbal göklerdedir diyerek uçak fabrikası dahi kurmuş, kadınlara seçme ve seçilme haklarını vermiş, çocuklara ve gençlere bayramlar hediye etmiş tarımı ve hayvancılığı kalkındırarak köylü milletin efendisidir demiş, öğretmenin ve öğrenmenin önemini ortaya koymuş işçisinden memuruna askerinden polisine kadar herkesi kucaklayarak her kesime çok büyük önem vermiş, hatta ölümüne yakın bile beni Türk hekimlerine emanet edin diyerek Türk hekimlerinin ve sağlık sektörünün geleceğine dair hedef bile koymaktan geri durmamıştır. Buradan saymakla bitiremeyeceğimiz birçok icraatın öncülüğünü yapmış birini, günümüzde anlamadan ve bilmeden yerden yere vurmak, ancak bu ülkeye hainlik içinde olanların ve bizleri bölüp parçalamak isteyenlerin ekmeğine yağ sürmenin dışında hiçbir amaca hizmet etmemektedir.
Kendi tarihine yabancı bu çevrelere sadece şu soruları sormak gerekir. Osmanlıyı hasta yapan ordularının başına Alman generali Liman Von Sanders’i getirerek Çanakkale de büyük bedeller ödememize sebep olan, İstanbul’un ve Anadolu’nun işkal edilmesine ülkenin bölünüp parçalanmasına Sevr anlaşmasının dayatılmasına ordularının dağıtılıp tüm silahlarına el konulmasına Atatürk’ümü sebep olmuştur? Yoksa tüm bu sebepleri ortadan kaldırıp onurlu bir yaşam sürmemizi sağlayan bağımsız bir devleti kurarak halkın kendi kendisini yönetmesini ve kişilerin kendi iradelerinin kendilerine ait olacak şekilde vicdanı hür olmalarını, kendilerini ve ülkeyi yönetecek olanları sandık yoluyla seçmelerini sağlayarak, Cumhuriyet rejimini mi kurmuştur? Evet büyük bir komutan, siyasetçi devlet adamı ülke kurucusunu sevmek zorunda elbette değilsiniz. Bunu anlarım. Ama böylesine bir yiğidi madem vicdanlarınızda mahkûm ederek öldürüyorsunuz o zaman bari hakkını verin. Onu da vermiyorsunuz, bari tüm bu eleştirileri yaparken de ne kadar özgür olduğunuza hiç olmazsa dönün bir bakın, yada krallık rejimlerine bir bakın orada halk sayın kralı bir eleştirsin de görelim. Sayılarımla…
